|
|
|
İsim: | - | Zaman: | 20.04.2010, 08:09 (UTC) | Mesaj: | merhabalar gönül dostları isimsiz kardeşimiz bizlere peygamberimizin dogum günü kutlamalarını yazmış teşekkür ederim sitemizde peygamberimiz ile ilgili yazmak cok güzel isimsiz kardeşimiz islami bilgili cok güzel allaha emanet olun hoşcakalın |
İsim: | - | Zaman: | 20.04.2010, 06:44 (UTC) | Mesaj: | selamün aleyküm kıymetli köylüm hicri olarak rebiul evveı ayında peygamberimizin doğum gününü bir takım programlarla andık miladi olarakda nisan ayına tekabül ettiğinden tüm yurdumuzda kutlu doğum haftası adı altında anılıyo r bu vesile ile sizleride selavat ı şerife getirmeye davet ediyorum kim selavatı şerife ile peygamberimizi anarsa şefaati ona vacibtir müjdesiyle sizi MÜLDELİYORUM |
İsim: | - | Zaman: | 19.04.2010, 13:52 (UTC) | Mesaj: | bu sedatın yorumlarına köyün bütün taşı toprağı, kurdu kuşu, börtü böceği,ineği danası, horozu tavuğu çekilip servis edilmeli siteye gerçekten değer değer ! |
İsim: | havva | E-mail: | mavis | Zaman: | 19.04.2010, 07:05 (UTC) | Mesaj: | slm köyümüzde yine acı kayıplarımız oldu asiye ablama allahtan rahmet ailesine baş sağlığı diliyorum ayrıca caferamcanın hanımına allah rahmet eylsin kederli ailelerine baş sağlığı diliyorum allah herkese sabır ihsan eylsinn aminnn |
İsim: | Ufuk KORKMAZ | Zaman: | 19.04.2010, 06:53 (UTC) | Mesaj: | Günaydın,
Asiye Topçu ile Cafer Irmak'ın eşinin vefatını yeni öğrendik.Merhumelere Allah'tan rahmet,yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyorum.Allah mekanlarını cennet etsin.
Sedat kardeşim,gecenin verdiği sessizlik ve huzur eşliğinde,yine ayrıntılarla resim tahliline ve memleket turuna çıkmış.Bizi de ardı sıra sürükledi.Tabii ki dalından yenen meyvenin lezzeti birçok şeyde yok.O lezzet sadece o meyvenin lezzeti değil ki;memleketin lezzeti de var işin içinde.O eşsiz manzara eşliğinde, dalında yenilen meyve, akabinde çukurbaşında gerçek Karadeniz çayının içilebilme ihtimalinin varlığı dahi o meyveye ayrı bir tat verir.
Fırın merasimi ise ayrı bir vazgeçilmezi memleketin.Hele de o fırından çıkacak,közdeki süt mısırı yok mu?...Gel de yeme.
Sedat'ın bahsettiği,patika yoldan bahçe seyahatleri ise bir başkaydı.Saatlerce yürümek,o yürüyüşlerin ardından gün boyu çalışıp yorgun argın o yolu tekrar geri yürümek.O bahçe bitene kadar aynı senaryo tekrarlanır dururdu.
İşte burada köşebaşı çeşmeleri devreye giriyor.Allah yaptıranlardan, yapımında emeği geçenden,aracı olandan;velhasıl kerem ufacık da olsa katkısı olan herkesten razı olsun.O çeşmeler yol boyunca,gün boyunca insanın imdadına yetişiyor. Malum, ölümünden sonra amel defterini açık tutan faaliyetlerden biri de,insanların ve diğer canlıların faydalanabileceği çeşme türü şeyler yapmaktır.
Bir kardeşim,araçlardaki memleket işaretlerinden bahsetmiş.Bu bir özlemdir aslında.Aynı zamanda kimliğini ifşadır.Bazen bu ufacık işaretler,Tuğrul kardeşimin de zaman zaman yaşadığı gibi insanları birleştirebiliyor da... Benim aracımın da arkasında Orduspor bayrağı var.O yüzden çok korna ve selam aldım,20 milyonluk İstanbul'da.Kime ne zararı var ki? Hatta ufaktan tebessüm dahi ettiriyor insana.
Sedat,sen iyi misin?Öyle bir menü saymışsın ki,kuru kuru yutkunuyorum şu an.İnsan kardeşine böyle işkence yapar mı?
Tüm katılımcılara tekrar tekrar teşekkür ediyorum.Buralar sizlerle daha da güzel.
Tüm site dostlarına hayırlı bir hafta geçirmelerini diliyorum. Allah'a emanet olun. |
İsim: | - | Zaman: | 18.04.2010, 18:30 (UTC) | Mesaj: | merhabalar gönül dostları asiye teyzemiz ölmüş allah rahmet eylesin taliye arkadaşıma allah sabırlar versin cok üzüldüm kolay degil annesi gitti köyümüzde cok ölen oldu yaşlılarımız artık gidiyorlar kalıcı olan yere onlarda genclerdi bir zamanlar seneler gecti ömür bitti allah sonumuzu hayırlı eylesin amin bu siteyi bizlere tugrul abim kurdu sag olsun köyümüzden haberleri alıyoruz köyümüzü görüyoruz sitemizin kıymetli gönül dostlarıyla hep beraber oluyoruz bunlar cok degerli şeylerdir hoşcakalın allaha emanet olun |
İsim: | DENIZ | Zaman: | 18.04.2010, 11:22 (UTC) | Mesaj: | CAFER AMCANİN ESİNE ALLAH DAN RAHMET DİLERİM |
İsim: | SEDAT GÜNDÜZ | Zaman: | 18.04.2010, 08:45 (UTC) | Mesaj: | Yine günümüzde halen devam etmekte olan bi geleneğimiz var fırınlarımız,köyümün kadınları mısırı toplar alafından ayırdıktan sonra fırına verirlerdi,fırını dal odun veya çalılarla iyice yaktıktan sonra fırına mısırları sürerlerdi,fırının hava almaması gerekiyordu,bunun içinde kapağını kapatır,etrafınıda taze inek tezeğiyle iyice sıvarlardı,nar gibi olurdu mübarek,o fırında birde güvec yapıldığını düşünebiliyormusunuz offff garnım acıktı,daha sonra gündüzün değirmenine öğütülmek üzere yola çıkarırlardı,bazen değirmen çalışırken özellikle girerdim mısır öğütülen bölüme,ne güzel kokardı mübarek,yine Karadeniz insanının pratik zekası ile icat ettikleri serendüler halen kullanılmakta,darı çitenleri vardı ama onlar tarihe karıştı artık.
Yine tarlada taze kıvırcıkları görünce,canım çiğ köfte çekti,çiğ köfte konusunda uzmanımdır,Elazığ usülü çiğ köfte yapıyorum,bazen test etmek için tavana da attığım oluyor yapışıp kalıyorsa kıvamı tutmuş demektir şaka tabi )),devrem çiğköfteler benden kıvırcıklar sizin bahceden :)
Tavukları çekmişsin devrem ama bi ayrıntı gözünden kaçmış,ufukda benimle aynı fikirde sanırım,tavukların biri beyaz biri siyah,devre biz cimbomluyuz yav sarı kırmızıya boyasaydın bari :)
Pancar sarması ve içi var görüntüde ,gerci birazda kıyma olsa fena olmaz hani,gözümü kapayıp bir menü hayal ediyorum bu görüntü üzerine,iç yağlı pancar çorbası,sosyete ismiyle arasıcak olarak pancar sarması cekündülü gine,tatlı olarak sıcak mısır ekmeğinin şekerle ezilerek yapılan öğmec,içecek olarakda yayık ayranı yemede yanında yat aholll ahhhh,ekstradan birde yumurtalı galdirikde olsa ne güzel olur deilmi )
Sevgili devrem yeni klibim açma zülüflerin izlesene comda yayında ,sitede sayfama eklersen sevinirim,
|
İsim: | SEDAT GÜNDÜZ | Zaman: | 18.04.2010, 08:12 (UTC) | Mesaj: | Devrem bahceleri çekmiş,bahceler gelin gibi rengarenk ,gökkuşağı gibi,uzansam bahcenin tam ortasına sağımda papatyalar solumda menekşeler,sam yeli eserken patlatsam ordunun derelerini aholll ahhhh,gerci yerde börtü böcek de vardır ama,kulağımıza gısgıçda gacsa o güzelliklerin üstünde yatmaya değmezmi dostlar,papatyaların cok özel bir yeri de var bende,çocukluğumdan gencliğe adım atarken haliyle platonik sevdalarımızda oldu,yazın papatyalar açtığında bahceye gider,bir papatya koparır seviyor sevmiyor diye fal bakardım çocukluk işte,sevmiyor çıkınca bir daha koparırdım papatyanın yapraklarını ,bu işlemi seviyor çıkana kadar sürdürür aklımca teselli bulurdum,papatyaların dili olsa bana şunu derdi sanırım,yeter ulen sevmiyor işte habire ne yolup duruyon :)))).
Ah yine yeşillendi fındık dalları,taze ,fındık yaprağını patlatmak çocukluğumun en güzel eğlencelerinden biriydi,elini yarım kapatacan taze fındık yaprağını da koyacan üstüne hafif içe itecenki iyi patlasın, diğer elinlede vuracan aholll,fındık tütünden sonra toplanması en zor tarım ürünü,arazimiz malumunuz engebeli önce ayakta durmayı başaracanki dalı toplayasın,fındık dalları küçükse toplaması çok zevkli,ama büyükse,önce sağlam bir yer bulacaksın basmaya sonrada dalı çekmeye calışacaksın,ama yerde çise varsa ayanda kayarsa dalda çamaşır gibi asılı kalmakta var işin içinde :)),bazen önüme ham fındık ocağı çıkar ,dibine oturur arpacık kumrusu gibi düşünürdüm nasıl toplayacağımı,babama derdim siz devam edin ben toplayıp geliyorum diye,bir iki tane toplar yoluma devam ederdim,yere düşen fındıkları toplamak da ayrı bir korku helede ocağın dibindekileri,şıfkınları aralarken hep bir korku olmuştur içimde ,ya yılan çıkarsa diye ,ilerleyen zamanlarda daha geniş bir şekilde fındıkla alakalı yarı şaka yarı ciddi bir yazı dizisi yazmayı düşünüyorum dostlar
Devrem bir resimde sormuş çangal ne diye,ben araştırdım ve buldum,İngilizce bi terim aslında yazılışı çhan gaal,hikayeside kısaca şöyle,benim köylüm de o dönemler sırık diyorlarmış,isim arayışına girmişler tesadüf buya,Hollandalı teknik adam van gaal trabzona maca giderken bizim köyede uğramış,hüseyinin eşsiz lezzetteki çayını yudumlamak için,balkona oturmuş yanındada zati Mehmet,fırının önündede sırıklar var,zati memet bi sırıklara bakmış bide van gale,ikisinin boyuda aynı ,memet adını sormuş van gaal demiş ,bizim memette çan gaal anlamış,zamanla adı çan gal olarak dilimize yerleşmiş :)))))) DEVAMI VAR
|
İsim: | SEDAT GÜNDÜZ | Zaman: | 18.04.2010, 07:33 (UTC) | Mesaj: | Yine bir karede çeşme var ,o çeşmeden içilen bir yudum su,bence hamidiyenin bütün damacanalarına bedel,bu çeşme belki bahcenin içinde beklide yol kenarında bilemiyorum ama,köyümde bu ve bunun gibi ceşmeleri yapanları, vesile olanları,bir kürek dahi olsa temeline harc koyanları ,eğer hayatta iseler Allah razı olsun,veya ahrete intikal ettilerse hayırla yad etmek gerekmezmi dostlar,ağustosun 35 derece sıcağında fındık topluyorsunuz o anki susuzluğunuzu gidermek için neleri vermessiniz,çeşmenin başına gelipte tasta veya bardakta deilde,eğilipte bir avucunuzu ceşmenin altına tutup ta kana kana içtiğinizde o hazzı inanın başka bir şeyden alamassınız,ve ardından hayırlarla yad ederiz yapanları,ne mutlu onlara,bu anlamda ufuk kardeşim daha iyi bilir,bu dünyadan ahirete göç edenlerin,arkalarında hayırlı bir evlat veya insanlık için bir eser bıraktılarsa okul,cami,çeşme vs bu tür insanların amel defterleri kapanmaz.
Bir karede ise patika yol dikkatimi çekti haliyle yine gecmişe gitim,o dönemler araba sınırlı sayıda maddi imkansızlıklar vardı,bizim bahcemiz de ramazan köyündeydi,fındık zamanı sabah erken kalkıp yol almak gerekiyor,annem gece 5 de kalkar yemekleri hazırlar,o dönemler de sefer tasıda olmadığından,yemekleri itina ile göceğe dizmeye calışırdı,sabah 6 da yola koyulurduk,alicik mahallesinden ramazan yoluna giden patika yol güzergahımızdı,yol patika ve dar olduğundan haliyle araziye çıkan askerler gibi tek sıra olurduk,sollama yapmaya çalıştığımızda ise veya karşıdan başka bir grup geliyor ise yol vermek için kefe doğru yanaşmak zorunda kalırdık,hele birde frıkgilin atının ayak seslerini duydukmu yandık,at bu goyvermiş geliyo haliyle kendimizi ya telden gecerek yan bahceye atar,haliyle çokda pantolon yırttım bu yüzden )),yada paniğe kapılır kefe doğru dağcı nasuh mahruki gibi tırmanırdım,yokuş aşşa vitesleri boşa alır,ama ufuk kardeşim iyi bilir guz deresine geldikmi ramadan rampasını tırmanmak için ,vitesi 1 e düşürür ,kan ter içinde ramadanın düzüne çıktığımda ise kendimi dağın zirvesine çıkmış gibi mutlu hissederdim,annemde haliyle o kadar yolu sırtında göcekle gider,göcekteki yemeklerin suyuda yolda dökülürdü. DEVAMI VAR
|
İsim: | SEDAT GÜNDÜZ | Zaman: | 18.04.2010, 00:46 (UTC) | Mesaj: | Slm site dostları ve sevgili devrem
Öncelikle topcu ailesine başsağlığı diliyorum,mekanı cennet olsun
Devrem dünyadaki cennetimden emek verip yeni resimler yüklemiş saolsun,her karesi benim için ayrı bir anlam yüklü resimler,her gecen gün memlekete duyulan özlemim katlandıkca böylesine güzel resimler bir nebze olsun hasretimi dindiriyor,bu anlamda sana sonsuz teşekkürler ediyorum devrem,gerci mavişe yaptığın jestin bir örneğini banada yapsaydın çok mutlu olurdum )),bu anlamlı resimlere yorum yazmaya gelince ,ben memleket sevdalısı bir adamım,tıpkı ufuk kardeşim ,deniz, ve isimsiz kardeşim gibi ,şu an resimler önümde,istanbulda günün yoğun temposu bitmiş, el ayak çekilmiş ,gecenin huzur veren sessizliği ve cd dende benim yorumum olan haydi yolla perşembeye yolla çalıyor,önümdede bir demlik çay beni tutabilene aşk olsun )),parmaklarım klavyenin tuşuna gitmeye görsün,memleket sevdası bu yazmakla bitmiyor offfffffffff offfffff.
Erik ağacı çiçek açmış ,gün gelecek meyvesini verecek ,dalından taze yenilen bir meyvenin tadını ne verebilirki,,kimbilir belkide can eriğidir ,erikler olduğunda belkide dalları taşıyamayacak,siz zahmet etmeyin buyrun der gibi yoldan veya bahceden gecenlere meyvesini sunacak,yüce allahım bize ne kadar güzel nimetler sunuyor,bazende ağacına çıkıp önce biraz toplayıp sonrada bir dalına oturup ,en güzel ana gelecek sıra, kocaman bir ısırık alıcaz ilk etapta yüzümüz biraz ekşiyecek malum erik mayhoş bir tada sahip,ısırık alrken çatırt diyede bir ses çıkmasa olmaz ama ),eşim ilk oğluma hamileyken canı can eriği çekmiştide birde kış ayıydı sabaha kadar manav manav dolaşmıştım ,çocukluğumda yanlış hatırlamıyorsam gobi saminin çilekleri çok meşhurdu,o dönemin gencliği bazen toplanır,ben de sorardım nereye diye,gobi saminin çileğine tırpana gidiyoruz derlerdi ),kimbilir bu erik ağacıda günümüz gencliği tarafından tırpana maruz kalacak ) DEVAMI VAR
|
İsim: | DENİZ | Zaman: | 17.04.2010, 15:49 (UTC) | Mesaj: | TOPCU AİLESİNE BAŞSAGLİĞİ DİLER MEKANİ CENNET OLUR İNŞ |
İsim: | - | Zaman: | 17.04.2010, 06:28 (UTC) | Mesaj: | hayırlı sabah lar tüm köylülerime bugün mahallemizde cenaze var necat tobcu nun annesi vefat etti asiye teyzemize ALLAH tan rahmet ailesine ve yakınlarına sabır niyaz ediyorum H.BAYRAM |
İsim: | - | Zaman: | 16.04.2010, 08:27 (UTC) | Mesaj: | hazır kalemi elime almışken şu isim konusundada merak uyandırıyorsak hakkınızı helal edin mazur görün ben böyle devam etmek istiyorum mahsuru yoksa eh bende o köyün okulunda beraber sıralarınızı paylaşan caminin şadırvanından aynı çeşmeden ağzımızla su içen ahmet hocadan veya salim hocadan beraberce kur an öğrenen bir zamanların uşakları.....cumanız mübarek olsun | Yorum: | SEVGİLİ KARDEŞİM PEKİ MADEM BÖYLE TERCİH ETTİN KABUL AMA BARİ BİR KOD İSİM UYGULA DAHA İYİ OLUR. BU ARADA BENDEN YANA HELAL OLSUN .SEVGİLER |
İsim: | havva | E-mail: | mavis_52hotmail.com | Zaman: | 16.04.2010, 08:08 (UTC) | Mesaj: | slm eyyyy köyümün has insanları nasılsınız inş iyidirsiniz beni soracak olursanız allahıma şükür iyiyim tumiciğim resimler bi harika eline emeğine sağlık olsun özellikle benim için çektiğin fotoğrafa çok çok tşk ederim inan gözüm gönlüm açıldı nahas gıı bizim köyümüz çok sağ olsaın canım kardeşim devamını bekleriz hepiniz allahımıza emanetsiniz hoşça kalın |
Kullanıcı: | yumrutas Kapalı | Zaman: | 16.04.2010, 07:48 (UTC) | Mesaj: | Sevgili Dostlar..
Memnuniyetiniz benim memnuniyetimdir.Bende ilginize teşekkür ediyor teveccühünüz diyorum:)
Sevgili kuzenimin duasına amin diyorum Allah kabul etsin, sağolsun varolsun.. Bu konuda çok fazla yazmayı düşünmüyorum artık kalan sağlar bizimdir politikasıyla hareket ediyorum ve bu anlamda sözü Ufuk Beye bırakıyorum, o hepimizin hocasıdır sağolsun, özlü izahat ve uyarılarıyla olaylara açıklık getiriyor.Kendisi şuan işini yapmasada bir öğretmendir dolayısıyla öğretici vasfı sonsuzdur sağolsun varolsun, bu site onunla hep yaşayacak...
İstanbul trafiğinde seyrederken 52 plaka olayından bahseden sevgili kardeşim meraktan ziyade bu memlekete dair bir ihtirastır özlem dir ne bileyim gurbette karadenizli olması bile yetiyo bazen hemşerim demeye:)Bende il dışına otomobilimle çıktığımda plakayı görüp çok fazla korna, slm, selektör alıyorum ve bunuda sonderece memnuniyet içinde karşılıyor ve karşılık veriyorum.
Herkese kucak dolusu selam ve sevgilerimi gönderiyorum |
İsim: | - | Zaman: | 16.04.2010, 07:08 (UTC) | Mesaj: | istanbul trafiğinde seyrediyoruz önümüzde 52 plaka belliki hemşerimiz malum çok moda kimisi arabasının camına yapıştırır kimi özel plaka alır vasaire gel gelelim bize yav elliikide bu şimdi ordunun neresi bizim merakımız bitmezki adam perşembeli yazar biz köyünü merak ederiz hasılı yedi sulalesini yazsınki biz rahat edelim kısaca bende bu meraklılardanım nedir bumemleket köy merakı yeter yahuu |
İsim: | - | Zaman: | 16.04.2010, 06:17 (UTC) | Mesaj: | HAYIRLI SABAHLAR........hepinize inşallah herkez iyidir uzun zaman oldu yazamadım teknik arızadan dolayı ufuk abi resimlere bakılmadımı yoksa diyor olurmu icine bile düştü eminim herkez çıkamadılar oyüzden geri dönemediler ben daha yeni görebildim şaka bir yana genel bir tenbellik mevcut hazıra alışmışız armut piş ağzıma düş bu tatları bize yaşatana birteşekkür elbet lazım görsel olarak tuğrul abinin yazılarıylada ufuk abinin çok emeği var çok teşşekkür ederiz..... |
İsim: | Ufuk KORKMAZ | Zaman: | 16.04.2010, 06:02 (UTC) | Mesaj: | Günaydın,
İsimsiz kardeşimizin hatim duası varmış.Allah kabul etsin.Allah, yaratılma gayemizi bilerek yaşamayı ve bu yolda mücadele ederek,O'nun rızasını kazanarak son nefesimizi vermeyi bizlere nasip eder inşaallah.
Bu arada 3-5 kişi de olsa,hizmet ehline hakkını teslim edenler oldu.Ufacık bir teşekkürle, bizler için çaba gösteren kişi ya da kişileri onore etti.Ben o kişi ya da kişiler adına,kendi adıma ayrı ayrı teşekkür ediyorum.Allah hepinizden,hepimizden razı olsun.
Bu vesile ile Cuma'nız mübarek olsun diyor,memlekette olanlara, bağ-bahçe işlerinde kolaylıklar diliyorum.Allah yar ve yardımcınız olsun. |
İsim: | nuray dilber karahan | E-mail: | nuraydilberkarahanhotmail.com | Zaman: | 15.04.2010, 11:14 (UTC) | Mesaj: | slm nasılsınız, tuğrul çok teşekkür, resimler süper . ellerine sağlık emeğin için bir kez daha teşekkür ediyorum. hakkın ödenmez.
|
|
|
|
|
|
|
|