ZİYARETCİ DEFTERİ


İsmin:
E-mail adresin:
Mesajınız:

<- Geri  1 ...  35  36  37 38  39  40  41 ... 227Devam -> 
İsim:Ümit Naci Aydın
E-mail:umitnaciaydinhotmail.com
Zaman:13.06.2015, 09:02 (UTC)
Mesaj:Merhabalar,
Ufuk dükkan kapatmak yok ben devamlı müşteriyim inşallah önemli bir şey olmazsa her sabah siteye girer ve ziyaret ederim. Neden 2 satır yazmıyorsun dersen " seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli " formatında bir insanım ve sadık bir takipçiyim her şey gönlünüze göre olsun görüşmek dilekleriyle

İsim:Ufuk KORKMAZ
Zaman:13.06.2015, 07:06 (UTC)
Mesaj:Arkadaş,dua ediyoruz,dua edin diyoruz;amin diyecek cemaatimiz bile yok.Yazık ya,ne hallere geldik...Bu kadar mı yalnız kaldık...O zaman dükkanı kapatalım gitsin.Kendimiz satıp kendimiz yiyeceksek ne anlamı var ki!...

İsim:Ufuk KORKMAZ
Zaman:12.06.2015, 07:42 (UTC)
Mesaj:Çaresizlik Allah'tan gelen güzel bir işarettir aslında.Duanın vaktinin geldiğini gösterir.Süzülüyorsa gözünden yaşlar, hüzünlüyse yüzün;Rab'bin seni özlemiş,sesini duymak istemiştir. Şimdi tam zamanı,haydi duaya.CUMA'NIZ MÜBAREK; DUALARINIZ KABUL VE MAKBUL OLSUN...

İsim:Ufuk KORKMAZ
Zaman:05.06.2015, 07:13 (UTC)
Mesaj:BEN ONUN KİM OLDUĞUNU BİLİYORUM YA!...

Yaşlı bir adama sokakta yürürken bisikletli çarpmış ve hafif yaralanmış.
Etraftakiler hastaneye götürmüşler.
Hemşireler, röntgen çekerek her hangi bir kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini söylemişler.
Yaşlı adam huzursuzlanmış; "acelesi olduğunu, röntgen istemediğini" söylemiş.
...Hemşireler merakla acelesinin nedenini sormuşlar.
"Eşim huzur evinde kalıyor. Her sabah birlikte kahvaltı etmeye giderim, gecikmek istemiyorum" demiş.
Hemşire "Eşinize haber iletir gecikeceğinizi söyleriz" diyince;
Yaşlı adam üzgün bir ifade ile:
"Ne yazık ki karım Alzheimer hastası hiç bir şey anlamıyor,hatta benim kim olduğumu dahi bilmiyor" demiş.
Hemşireler hayretle:
"Madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor neden hergün onunla kahvaltı yapmak için koşuşturuyorsunuz?" diye sormuşlar.
Adam cevaplamış:
"Ama ben onun kim olduğunu biliyorum.."
Rab’bim,cümlemize,her şeye rağmen,karşılıksız,sadece Allah Rızası için yaşanılan birliktelikler nasip etsin.
CUMA’NIZ MÜBAREK OLSUN…

İsim:istanbul
Zaman:05.06.2015, 04:53 (UTC)
Mesaj: hayırlı sabahlar bütün müslüman aleminin cuması kutlu ve hayırlara ve köyüme herkese selamlar olsun allaha emanet olunsile olur inşallah

İsim:DENİZ TAŞKIRAN
Zaman:31.05.2015, 10:29 (UTC)
Mesaj:Selam hayırlı hafta sonları, tüm galatasaraylıların şampiyonluğunu kutlar, fenerli olarak yarın kandil ramazana az kaldı hayırlı kandiller

İsim:Ufuk KORKMAZ
Zaman:30.05.2015, 13:35 (UTC)
Mesaj:DÜNKÜ YAZININ DEVAMI:

_En sevgili oğlum... Her zaman seni düşündüm. Singapur'a gelip çocuklarını korkuttuğum için üzüldüm...
Mezunlar gününde geleceksin diye çok sevindim ve bekledim.Ama; "seni görmek için yataktan kalkabilir
miyim" diye çok düşündüm...Seni büyütürken, 'tek gözümle' sürekli bir utanç kaynağı olduğum için de üzgünüm...
Biliyor musun biricik oğlum. .?Sen küçücükken, babanla birlikte bir kaza geçirmiştin. Baban öldü fakat sen, bir gözünü kaybetmiştin. Bir anne olarak, senin tek bir gözle büyümene dayanamazdım...Bu yüzden, babandan kalan tarlayı satarak,ameliyat masraflarına yatırdım. İşte, şimdi o yeri boş olan gözüm var ya, onu sana vermiştim. Nakil çok başarılı geçmişti, hiç fark edilmiyordu. "O gözle, biricik oğlum görüyor ya..." diye çok mutlu oluyordum. Ana
yüreği ya oğul, sana 'sen benim gözümle görüyorsun 'diyemedim...Başarılarından dolayı seninle o kadar gurur
duyuyordum ki, bu bana yetiyordu.Her şeye rağmen, sen benim oğlumsun...
Bütün sevgilerimle... Annen.
Sadece bir Annemiz var ve sebep her ne olursa olsun Annemizi asla üzmeyelim...

Allah'a emanet olun...

İsim:Ufuk KORKMAZ
Zaman:29.05.2015, 07:59 (UTC)
Mesaj: BİR ANNEDEN OĞLUNA
Annemin sadece bir gözü vardı. Öteki gözü çukurdu, yani yeri boştu. Ondan nefret ediyordum. Çünkü bu durum beni arkadaşlarımın arasında utandırıyordu. Babam,ben daha küçükken bir kazada öldüğünden,ailemizi geçindirmek de anneme kalmıştı.Bunun için okulda aşçılık yapıyordu.İlkokulda iken bir gün annem bana merhaba demeye gelmişti. Sanki,yerin dibine geçmiştim. Bunu bana nasıl yapabilirdi.?Onu görmezden geldim, ona nefretle bakarak oradan kaçtım... Ertesi gün sınıfta bir arkadaşım bana,Senin annenin sadece bir gözü var.Diğeri ne biçim.!Dedi. Diğerleri de gülüşüyorlardı.O anda yerin dibine girmek ve de annemin ortadan kaybolmasını istedim.Bu yüzden,o gün onunla karşılaşınca dedimki:
-Beni gülünç duruma düşüreceğine, ölsen daha iyi!
Annem karşılık vermedi.Sadece,tek gözüyle bana biraz baktı ve uzaklaştı gitti...Dediklerim hakkında bir saniye bile düşünmemiştim,çünkü çok kızmıştım.Onun duyguları beni hiç ilgilendirmiyordu.Onu evde istemiyordum ama ev onun üzerineydi.Çok çalıştım,kendime yeter oldum,sonunda Singapur'a okumaya gittim.Bir süre sonra da evlendim.Birikimime borç ekleyerek kendime bir ev aldım.Daha sonra çocuklarım oldu ve hayatımdan memnundum.Annemi unutmuştum...Bir gün annem bizi ziyarete gelmişti.Öyle ya,kaç yıldır beni görmemişti.Kapıya gelince, çocuklarım tek gözlü birini görünce birden korktular, sonrada güldüler.Babaanneniz diyemedim.İçeri girince ilk fırsatta ona:
-Evime gelip çocuklarımı nasıl korkutabilirsin? Buradan hemen git.! Dedim
Bu çıkışıma annem kısık bir sesle:
-Kusura bakmayın, ben yanlış adrese geldim galiba.!Dedi ve çıktı-gitti...
Aradan yine uzun bir zaman geçmişti.Bir gün mezunlar toplantısı için okulumdanbir mektup aldım.Karıma;..iş seyahatine gidiyorum diye bahane uydurdum.Mezunlar toplantısından sonra,birden aklıma düştü.Sadece meraktan eski evime gittim.Eski komşularımıza sorduğumda,annemin öldüğünü söylediler.Önce biraz sevinç duyar gibi oldum ama içimde bir burukluk ve sızı hissettim.Ben şaşkınca beklerken,bana verilsin diye annemin bir mektup bıraktığını söylediler.Açtım ve okumaya başladım:(DEVAMI HARF KISITLAMASI DOLAYISIYLA YARIN)
CUMA’NIZ MÜBAREK OLSUN.

İsim:Ufuk KORKMAZ
Zaman:25.05.2015, 06:04 (UTC)
Mesaj:Günaydın,

ACI BİR ÖYKÜ
Askerliğini bitirmiş olan genç askerliğini yaptığı şehirden ailesini aradı: -Anne baba, eve dönüyorum, ama sizden bir şey rica ediyorum. Yanımda bir arkadaşımı da getirmek istiyorum.
-Memnuniyetle, onunla tanışmak isteriz, diye cevapladılar.Oğulları,
-Bilmeniz gereken bir şey var diye devam etti.
-Arkadaşım savaşta ağır yaralandı.Bir mayına bastı ve bir koluyla ayağını kaybetti.Gidecek hiçbir yeri yok, ve onun gelip bizimle kalmasını istiyorum.
-Bunu duyduğuma üzüldüm oğlum. Belki onun başka bir yer bulmasına yardımcı olabiliriz.
-Hayır. Anne,baba,onun bizimle yaşamasını istiyorum.
-Oğlum,dedi babası,bizden ne istediğini bilmiyorsun. Onun gibi özürlü biri bize korkunç bir yük olur. Bizim kendi hayatımız var, bunun gibi bir şeyin hayatımıza engel olmasına izin veremeyiz.Bence bu arkadaşını unutup eve dönmelisin.O kendi başının çaresine bakacaktır.Oğlu o anda telefonu kapattı.Ailesi ondan bir süre haber alamadı.Ama birkaç gün sonra,polisten bir telefon geldi.Oğullarının yüksek bir binadan düşüp öldüğünü öğrendiler.
Polis bunun intihar olduğuna inanıyordu. Üzüntü dolu anne-baba oğullarının cesedini tespit etmek için şehir morguna götürüldüler.Onu tanıdılar ve bilmedikleri bir şey daha öğrenince dehşete düştüler: Oğullarının sadece bir kolu ve bir bacağı vardı. Bir çoğumuz bu hikayedeki aile gibiyiz; Güzel olan ya da birlikte olmaktan zevk aldığımız insanları sevmek bizim için çok kolay, ama bize rahatsızlık veren ya da yanlarında kendimizi rahatsız hissettiğimiz insanları sevemiyoruz. Bizim kadar sağlıklı, güzel ya da akıllı olmayan insanların yanından uzak durmayı tercih ediyor
Hayatımızdaki bütün insanların,varlıkların yüce Yaratan tarafından imtihan vesilesi olarak gönderildiğini unutmayalım.Sabır ve metanetle davranalım.Rab’bim kaldıramayacağımız yükü üzerimize yüklemesin,bizi sevdiklerimizle imtihan etmesin.

İstanbul rumuzlu takipçimizin annesine ve bu vesileyle bütün hastalarımıza acil şifalar diliyorum.Hayırlı haftalar...

İsim:istanbul
Zaman:23.05.2015, 04:46 (UTC)
Mesaj:hayırlı sabahlar çok uzun süredir elde olmayan nedenlerden ötürü sitemizi ziyaret edemedim tuğrul oğlum kusura bakma bu arada ufuk oğlumda sağolsun bırakmadı allah razı olsun hepinizden bu arada sevgili tuğrul oğlum beni kırmamıştın anacığımın resimlerini göndermiştin bu arada anacığım çok hasta rabbimden sifalar diliyorum ona bakan gelinimizdende allah razı olsun emekleri çok güzel köyüme herkese selamla olsun allaha emanet olun sitemizin güzel evlatları

İsim:Ufuk KORKMAZ
Zaman:19.05.2015, 09:27 (UTC)
Mesaj:19 MAYIS GENÇLİK VE SPOR BAYRAMINI KUTLUYOR; BAYRAĞINA,MİLLİ VE MANEVİ DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKAN NESİLLERLE GELECEĞE EMİN ADIMLARLA YÜRÜMEYİ DİLİYORUM..

İsim:Ufuk KORKMAZ
Zaman:15.05.2015, 11:03 (UTC)
Mesaj:CUMA'NIZI VE MİRAÇ KANDİLİ'NİZİ TEBRİK EDİYOR;HAKKIMIZDA HERŞEYİN HAYIRLISINI DİLİYORUM...

İsim:deniz taşkıran
Zaman:06.05.2015, 19:54 (UTC)
Mesaj:merhaba biraz olsun yaz gelmeye başladı isındık sıtedede biraz hareketolsa daha çok ısıcaz

İsim:deniz taşkıran
Zaman:03.05.2015, 11:22 (UTC)
Mesaj:selam rica ederim abi ufuk abinin izinden gitmeye devam etmeye çalişiyom ama geride kalıyom internet olmayınca işdende giremiyom ama fırsat buldukça bi selamın hatrı var onun için memlekete selam hayirlı pazarlar

İsim:tgrlgngr
E-mail:yumrutas52hotmail.com
Zaman:02.05.2015, 07:32 (UTC)
Mesaj:Sevgili Dostlar
Size katılmamak mümkün değil, ancak teknoloji öyle bir şey ki hızına yetişmek mümkün olmuyor, sosyal ağlar ve ticari meseleler maneviyatımızı çökertse de biz hep dimdik durduk, ancak değerini kıymetini bilmemek:) bu yılların sorunu zaten yeni değil..
Bir Yumrutaş'lı canı sıkılıp Google bir Yumrutaş yazayım bakalım ne çıkacak diyerek arama yaptığında ilk çıkan sitelerden biri bu site ve içeriği o kadar dolu ki... bayağı bir süredir içeriğe ekleme yapmıyoruz buda arz talep meselesi ve bunu arzu edenler de elini taşın altına hiç sokmuyor ki...

Neyse Ufuk üstadıma teşekkürü borç bilirim inanılmaz bir köy sevdalısıdır Allah gönlüne göre versin. Deniz'ciğim sana da sevgiler çok yaşa kardeşim

Allah'a emanet olun

İsim:Ufuk KORKMAZ
Zaman:01.05.2015, 08:44 (UTC)
Mesaj:"Sizdeki 3 şeyi görebilen insana güvenin;Gülüşünüzün ardındaki kederi; Öfkenizin ardındaki sevgiyi; Sessizliğinizin ardındaki nedeni..." Gerçek dostlara sahip olabilmemiz dileğiyle;CUMA'NIZ MÜBAREK OLSUN...

Eyvallah Deniz,doğru söylüyorsun,tam bir gariban sitesi olduk...İnsanlar sahip oldukları şeylerin değerini kaybetmeden anlayamıyor maalesef.Böyle bir iletişim ağına sahibiz ama değerini bilen kim?Hayırlısı.Biz bize yeteriz...

Selam ve dua ile;Allah yar ve yardımcımız olsun...

İsim:deniz taşkıran
Zaman:30.04.2015, 19:39 (UTC)
Mesaj:selam herkese biraz gariban site olduk abi.yarın işçi ve emekilerin bayramı tüm işçilerin bayrami kutlu olsu

İsim:Ufuk KORKMAZ
Zaman:29.04.2015, 15:42 (UTC)
Mesaj:Hayırlı Akşamlar,

Bu memlekette kimse yok mu?Buraya gelen, uğrayan kimse yok mu?Çok merak ediyorum.Biz çalıp biz oynuyoruz bu aralar...

Allah yar ve yardımcımız olsun...

İsim:Ufuk KORKMAZ
Zaman:28.04.2015, 08:15 (UTC)
Mesaj:Günaydın,

KIRMIZI ARABA
“Arkadaşım dört yıldan bu yana kansere karşı yaşam mücadelesi veriyordu.
Diğer arkadaşlarımla birlikte onu ziyarete gittiğim bir gün çocukluk düşlerimizden söz ediyorduk. Başını pencereye doğru çevirdi. Gözleri çok uzaklarda, sesi sitem dolu “Ben, kumandalı, kırmızı bir oyuncak arabamın olmasını isterdim hep, ama doğum günümde ne istediğimi söylersem; dileğimin gerçekleşmeyeceği korkusuyla hiç kimseye söyleyememiştim bunu. Bu nedenle de asla radyolu, kırmızı bir oyuncak arabam olmadı.” dedi.
Ziyaretimden bir kaç gün sonraydı. Çok sevdiğim dondurmayı almak için sırada beklerken birden dondurmacının vitrinindeki kırmızı oyuncak arabayı gördüm.
Yanına da bir not iliştirilmişti: "Dondurmanızı alırken vereceğimiz kuponu doldurmayı unutmayın, belki de çekiliş sonunda bu kumandalı araba sizin olabilir."
Hemen arkadaşımın sözleri geldi aklıma. Bir kaç hafta boyunca sürekli dondurma alıp , verdikleri kuponları doldurdum. Hiç bir çekilişte de kazanamadım. Bu kırmızı arabayı mutlaka almalıydım.
Dördüncü haftanın sonunda artık çekilişte kazanmaktan ümidimi yitirmiştim.
Dükkan sahibi ile konuşarak bana bu arabalardan bir tanesini satmalarını rica ettim.
Dükkan sahibi dört haftadır hergün dondurma alıp, kuponları doldurduktan sonra büyük bir heyecanla çekiliş sonuçlarına baktığımın gözünden kaçmadığını söyledi.
Ardından da gözlerimin içine bakarak:
"Söyler misiniz, neden bu kadar çok istiyorsunuz bu arabayı? "diye sordu.
Gözlerimden süzülen yaşlara aldırmadan ona arkadaşımdan
söz ettim. Çok etkilenmişti. "İstediğiniz oyuncak arabayı verdiğiniz adrese göndereceğim" dedi. Yazdığım çeki masanın üstüne bırakarak , büyük bir mutlulukla evime geldim.
Ertesi gün arkadaşımı ziyarete gittiğimde gözleri ışıl ışıldı.
Elindeki kırmızı oyuncak arabayı göstererek küçük bir çocuk heyecanıyla: "Bak" dedi. "Bunca yıl bekledim ama nihayet dileğim gerçekleşti, hem de tam istediğim gibi !"
Ertesi günü postacı bir zarf uzattı elime. Açıp okumaya başladım:
"Saygıdeğer beyefendi, annem ve babam da kanserdi ve ikisini de, altı ay gibi kısa bir sürede kaybettim. İkisi içinde çok çabaladım ama doğrusu dostlarımın sevgisi ve cömertliği olmasaydı hiç bir şey yapamazdım. Gerçek dostlarım olduğu için kendimi hep
şanslı hissettim.Arkadaşının senin gibi bir dostu olduğu için çok şanslı. En iyi dileklerimle. Dondurma dükkanının sahibiydi mektubu yazan.
Benim masasına bıraktığım çek de zarfın içindeydi.”
Rab'bim,cümlemize karşılıksız sevgi dolu dostluklar nasip etsin. Beklentisiz,sadece biz olduğumuz için...Ve inşaallah hep iyilerle ve iyiliklerle karşılaşalım...Hayırlı haftalar...

İsim:Ufuk KORKMAZ
Zaman:23.04.2015, 08:06 (UTC)
Mesaj:Günaydın,

REGAİP KANDİLİNİZİ VE 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMINIZI KUTLUYOR;EN GÜZEL YARINLARIN MİLLETİMİZLE VE MEMLEKETİMİZLE OLMASINI DİLİYORUM...

Allah'a emanet olun.

 
ÜYE GİRİŞİ
 
Kullanıcı adı:
Şifre:
YEREL HABERLER
 
YENİ FOTOĞRAFLAR
 









YENİ VİDEOLAR
 




ANILAR VE GÖZLEMLER
 

Üç Boyutlu Yumrutaş



Köye dair...
 
Toplam 183554 ziyaretçi (726681 klik)
Köyler Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol