İsmin: E-mail adresin: Mesajınız: <- Geri   1 ...  130  131  132 133  134  135  136 ... 227 Devam ->  İsim: Ufuk KORKMAZ Zaman: 01.03.2010, 08:28 (UTC) Mesaj: Günaydın, Sedat'cığım,nedenlerle dolu bir yazı dizisi kaleme almışsın.Çok hoş,çok güzel ve bir o kadar da eğlenceli.Güzel kardeşim,biz Türk Milleti'yiz, pratik zekamız, aklımızdaki kıvraklık tüm dünyada nam salmıştır. Sen de iyi bilirsin,Ordu-Samsun arası çok uzak bir mesafe olmamakla birlikte iki il arasında çok sayıda ilçe ve belde yerleşim yerleri mevcuttur.Bu sebeple iki il arasında (((bindi-indiye))) müsait yarım otobüsler, minibüsler çalışırdı.Çok sık olmamakla birlikte daha organize, biraz daha araçların ebatı büyümüş ve konforları artmış bir şekilde devam etmektedir.Benim bir arkadaşımın babasının da bu hatta bir yarım otobüsü vardı. Isuzu marka bu aracı,Samsun'da servise götürüyorlar.Servis sorumlusu mükemmel derecede Türkçe bilen bir Japon mühendis. Bizimkiler aracı beklerken bizimkilere diyor ki; "Arkadaş,siz Türkler çok çalışkan,misafirperver,canayakın insanlarsınız.Ancak tüm bunları bünyesinde barındıran bu topluluğun dünyada daha iyi yerde olmamasına dışarıdan bir anlam verilemiyor.İnsan içine girince daha iyi anlıyor.Sizler bir işi öğrenmeden o işin üçkağıdını, nereden nasıl kaçırırım onun hesaplarını yapıyorsunuz.Olması gerekenle pek uğraşmıyorunuz" diyor. Olay bu.Bizler pratik,kıvrak zekalıyız da,bunu nerede,nasıl kullanmamız gerektiği konusunda biraz sıkıntılıyız.O yüzden aşağıda bahsettiğin nedenler ortaya çıkıyor.Sanırım öncelikli olarak bu zekamızı doğru zamanda, doğru yere yönlendirmeyi öğrenmemiz gerekmekte.Uyanıklık daha sonrasında gelmeli... Herkese hayırlı haftalar diliyorum.Allah'a emanet olun. İsim: SEDAT GÜNDÜZ Zaman: 27.02.2010, 22:11 (UTC) Mesaj: BİRİ BANA AÇIKLASIN........:)))) güldüren ilginç tespitler..)))))))) Neden bozulan otobüsün yolcuları bizim otobüsümüze aktarıldığında onlara mültecilermiş gibi bakarız? Neden her gördüğümüz haritada hemen Türkiye`yi bulmaya çalışırız? Millet olarak dünyada kaybolma kompleksimiz mi vardır? Neden birbirimize sarılınca sağa sola sallanırız? Neden öğrenciler ilkokul 5. sınıfa kadar öğretmene "öğretmenim" diye seslenirken 6. sınıfta bir anda "hocam" diye seslenmeye başlar? Neden sınavlarda "3 yanlış bir doğruyu götürür" şeklinde bir uygulama ile cezalandırılır da; "3 doğruyu bil, bir doğru da bizden" gibi bir kampanya başlatılıp zekaya ve riske girme cesaretine ödül verilmez? Neden insanlar kapalı bir alandan yağmur yağan alana çıktığında kafalarını eğerler? Yağmura duyulan saygıdan mıdır, yoksa ondan tırstığımız için midir? Neden dükkanı kapatıp giden esnaf, kapıya "10 dakika sonra dönücem" yazar? Esnafın ne zaman gittiğini nasıl anlarız? Televizyona çıkan insanlar neden kendilerini Türkiye`deki herkesin izlediğini zanneder? Örneğin; 70 milyon bizi izliyor( 5 milyon eksik anketimize göre ) Düğünlerde neden "Dom dom kurşunu" ile göbek atılmaktadır? "Bir avcı vurdur beni, bin avcı yedi beni" gibi sözlerle kendinden geçen başka bir millet var mıdır? Cumartesi ve pazartesinin neden kendi isimleri yoktur? (Cuma-ertesi, pazar-ertesi) Dolmuşlardaki fiyat tarifesinde en kısa mesafe neden "indi-bindi" olarak tabir edilmektedir? Önce inilip, sonra mı binilir? Bir terslik yok mudur? Bir programı bilgisayarımıza kurarken neden "kabul ediyorum" ya da "kabul etmiyorum" seçenekleri vardır? O kadar parayı bayılıp programı aldıktan sonra "kabul etmiyorum" seçeneğini işaretleyen saf kişiler mevcut mudur? Bulmacalarda neden boru sesinin karşılığı hep "ti" dir? Bulmacaları hazırlayan arkadaşlar hiç "ti" diye ses çıkaran boru görmüşler midir? Neden ilanlarda "doktordan temiz araba" şeklinde yazılır? Hipokrat yemininde "arabamı temiz kullanacağım" diye bir madde mi vardır? İsim: Safa Bayram E-mail: safa__bayramhotmail.com Zaman: 26.02.2010, 22:08 (UTC) Mesaj: uzun süredir yazamıyorum okuldan dolayısıyla ama her fırsatta siteyi ziyaret ediyorum..Geçmiş Mevlid kandilini herkesin mübarek olsun.. Site her geçen gün daha güzelleşiyor renk geliyor gerçekten emeği geçen herkese teşekkür ederim.. Varol YUMRUTAŞ.. İsim: - Zaman: 26.02.2010, 17:17 (UTC) Mesaj: iyi akşamlar site dostları şimdi televizyondan haberleri izliyomda ortalık karıştı iyice her zaman birlik bera berlik icinde olalım gönül dostları allahü teala bugun lerimizi hic aratmasın hep dua edelim memleketimiz icin vatanımız icin İsim: Nazmi Zafer E-mail: nazmizaferhotmail.com Zaman: 26.02.2010, 11:43 (UTC) Mesaj: Merhabalar, Köyümüz sakinlerinden Saadet Ağseren ve Dursun Çetinkayanın vefatı bizleri ziyadesiyle üzdü.Kendilerine Allahtan rahmet, yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyorum.Allah taksiratlarını affetsin,mekanları cennet olsun. İsim: Ufuk KORKMAZ Zaman: 26.02.2010, 08:18 (UTC) Mesaj: Günaydın, Sevgili dostlar,inanın kısacık da olsa yazılan şu yazıcıklar, paylaşılan duygular o kadar güzel ki.Benim açımdan tarifi imkansız mutluluk.Katılan herkese teşekkür ediyorum. Sedat'ın yorumuna ise artık ekstra birşey söylemek istemiyorum.O bizim ayrı bir değerimiz.Ve bizleri de duygularına,hislerine ortak ediyor,bizleri o güzelliklerden mahrum bırakmıyor ya...Teşekkür ediyorum.Allah Sedat kardeşimin sesine,yüreğine,kendine zeval vermesin.O'nu ve biz tüm memleket sevdalılarını memleketten ayrı koymasın. Tüm site dostlarına kucak dolusu sevgi ve selamlarımı iletiyorum. Cuma'nız mübarek olsun.Allah'a emanet olunuz... Kullanıcı: yumrutas Kapalı Zaman: 26.02.2010, 07:40 (UTC) Mesaj: Günaydınlar... Devre yine aldın götürdün anılara bizi yaa çok yaşa sen eline diline gönlüne sağlık, bu arada özellikle **nikah masası yorumuna değinmeden edemeyeceğim inanın dostlar ümit besen halt etmiş yanında çok güzel yorumlaşmışşsın defalarca dinledim dinlettim.Sizlerde dinleyin bana hak vereceksiniz eminim.. teşekkürler paylaşımların için .. bu arada sen böle kare kare yorum yaparsan ben daha çok resi,m çekerim ve kandil vesilesiyle katılımda bulunan herkese gönül dolusu teşekkür..sevgili ablacığımada ayrıca teşekkürler onu burada paylaşırken görmek ne güzel. İyi hafta sonları diliyorum İsim: SEDAT GÜNDÜZ Zaman: 26.02.2010, 00:09 (UTC) Mesaj: yine devremin kamerasına takılan,köyümüzün yolları dikkatimi çekti,kuytaklar,yolların gelişigüzel yama yapılması,beni yine eski günlere götürdü,eskiden pantolona yapılırdı yama,para yok gecim zor bir pantolonla uzun bir süre idare etmek gerekiyor ,yine köyümün insanının pratik zekası yetişiyor imdada,pantolon arkadan delindi veya yırtıldı atim yenisini alim yok,analarımız pantolonun delik veya yırtık yerini ustalıkla yuvarlak şekilde keser,o bölgeye renk önemli deil buldukları bir bezden parca keser o bölgeye monte ederdi,daha sonra bu işlem aynı pantolona 3 ,4 kez daha uygulanırdı,amac daha uzun kullanmaktı ))))) yine yol boyunca cektiği resimler gecmişle günümüzün bir yansıması gibi,bir ev var sanırım sali çavuşun evi,yılların yorgunluğu var üstünde,kimbilir ne anılar paylaşıldı ne sohbetler yapıldı sofra başlarında ,bitişiğinde ise günümüzün modern evi inşa edilmiş 4 katlı heybetli ,ihtişamlı,sanki bitişiğindeki tarih kokan eve nispet yaparcasına bakıyor ve devrem yine basıyor kontağa,benim evin de üstünden yol alarak cukurbaşını buluyor,ve kareye takılan isimlerden durdu agamın oğlu şenel ,biraz hüzünlü gülümsüyor fotoya çünkü hasta,herşeyin başı sağlık ,harun usta düşünceli içine kapanık,oda yeni aldığı inşaatın projesini ciziyor kafasında,şaban abim yüzü gülüyor irfanıda almış sağına muhabbetin belini kırıyor,komşum halil jön edasıyla gülümsemiş kameraya,o da hayatın akışına bırakmış kendini ,bizim komşularımızdandı halil,hayat hiç bir zaman bahar olmadı onun için,anneciği çok çabaladı onun için ama o da yıllara yorgun düştü bir zamanların jönü takılmış kameraya feridundan bahsediyorum ))),ben hep onu mişon kadirin veliahti olarak görürdüm eskiden,pazartesi günleri grand tuvalet giyinir ,takım elbise kıravat, jilet gibi ütü,perşembenin yolunu tutardı zıpkın gibiydi feridun dik yürürdü haliylede genc kızların gözü üstündeydi tabi ))),her şey zamanında yapılınca güzel ,yıllar ondanda cok şeyler alıp götürdü,evlendi hayatın yükü dahada ağırlaştı,zaman su gibi akıp geçti devrem nikah masası ve yalnızım dostlarım kliplerim izlesene comda ,benim sayfanın altına iliştirirsen sevinirim İsim: SEDAT GÜNDÜZ Zaman: 25.02.2010, 23:23 (UTC) Mesaj: selam site dostları öncelikle mevlid kandilinizi kutlarım,bu günün manevi havasını sevgili devrem ve ufuk cok güzel özetlemişler saolsunlar ufukcuğum sevdalarda yalan oldu demişsin,bu sevda bitermi be kardeşim,benim nazarımda ancak imamın kayığına bindiğimde biter bu memleket sevdası,havasına suyuna toprağına taşına sevdalıyım,ben memlekete izne gidipte yumrutaş köyü sınırlarından içeri girdiğimde toprağını öpüyorum )))),sam yelinde kavak ağacının sağa sola ahenkle dans ederken,yapraklarının birbirlerine sürterek çıkardığı o güzelim hışırtılı sesleri,akşam olunca cır cır böceklerinin bitmek tükenmek bilmez enerjileriyle kısa aralıklarla çıkardığı sesleri,salim hocamın eşsiz sesiyle okuduğu ezanlarını özlüyorummmm,salim hoca deyince aklıma dünyalar güzeli müezzin muksin abinin bir şakası geldi,muksin abi işler güçler nasıl derdim şakadan, hiç sorma tabut gurudu derdi,mevlidlerin az olmasından bahsederdi, tabiki şaka olsun diye söylerdi ))) sevgili devrem yeni resimlerle alakalı sitemini yazmış haklı tabiki,ama benim için her karesi ayrı bir anlam taşıyan resimlere kısa bir teşekkürden ziyade,resimlere yorumlar katarak daha uzun soluklu,biraz esprili biraz duygusal bir yazı olmasını istediğimden 1 haftalık bir gecikmeyle yazıyorum devrem,valla devrem bir elinde cektiğin köy resimleri,bir elinde james bond cantada parayla gelsen ve bana hangini tercih edersin diye sorsan hiç tereddütsüz resimleri tercih ederim )))),biz gurbetciyiz yumrutaşa hasretiz benim için önemli olan manevi değerler,maddiyat gelip gecici. devrem son resimlerin startını eşkiyagilin evinin yaklaşık 200 metre aşağısında rampada vermiş,aklıma köyümüzün eski taksileri geldi,o dönemler toroslar makbuldü pazartesi günleri malumunuz yolcunun en yoğun olduğu gün,durakta taksiler sıraya girer alışverişini yapan köylüm taksideki yerini alırdı,ama yolcunun kilosu da önemliydi tabi,ön koltuğa bir zayıf bir şişman binerdi, burdaki amaç ön koltuğun dar olmasından kaynaklanıyordu ,olan şoförün yanında oturana olurdu hep,hüseyin abim vites atmaya calışırken yanındaki yolcu arkaya doğru gağrulur tabiri caizse gazuk yutmuş gibi dimdik yumudaşın yolunu tutar ecel terleri dökerdi ,ikinci bir risk ise rampada yolcu indirmekti taksicilerimiz için ))),yolcu rampada inerdi ancak ,arabayı kaldırmak ayrı bir sorundu,bununda caresi vardı tabi geri geri düz bir alana verip ,birinci vitese takıpta gazada yüklendinmi araba soluğu eşkiyagilin urda alırdı )))),devrem rampada durmuş ama altındakide japon canavarı,bastımı gidi kardeşim )))) İsim: selen yıldız E-mail: selen_ydzhotmail.com Zaman: 25.02.2010, 21:24 (UTC) Mesaj: herkezin kandili mübarek olsun İsim: engin yıldız E-mail: engin_yildiz_52hotmail.com Zaman: 25.02.2010, 20:49 (UTC) Mesaj: mübarek kandilimizin tüm islam alemine hayırlara vesile olmasını niyaz ederim herkezein kandili kutlu olsun İsim: DENİZ TASKİRAN Zaman: 25.02.2010, 19:41 (UTC) Mesaj: selam site doslari tum islam aleminin ve tum koylulerimin mevlud kandilini kutlar hayirlara vesile olmasi dilegiyle hosca kalin İsim: Feriha Zaman: 25.02.2010, 18:37 (UTC) Mesaj: Tüm yumrutaş lıların mevlüd kandilini kutlar sağlık ve esenlikler dilerim.Selam ve dua ile.ALLAH a emanet olunuz İsim: Nevin Zaman: 25.02.2010, 17:27 (UTC) Mesaj: Öncelikle herkezin kandilini kutlar, hayırlara vesile olmasını dilerim. Sevgili kuzen slmlarını aldık, en kısa zmnda görüşmek umuduyla.. Güzel kardeşimede tşkler herşey için.. Slmlar.. İsim: - Zaman: 25.02.2010, 15:34 (UTC) Mesaj: merhabalar yumrutaşlılar mevlid kandiliniz kutlu olsum tüm islam aleminin mevlidi şerifi kutlu olsun gönül dostları hepinize mutluluk saglık efiyet dilerim allahdan bol bol ibadetler dilerim bu akşam sizlere saglıcakla kalın bay İsim: - Zaman: 25.02.2010, 13:36 (UTC) Mesaj: mevlit kandiliniz kutlu olsun gönül dostları hepiniz dualarımdasınız ayrıca tugrul abim ne güzel yazmış mevlüt kandili ile ilgili cok begendim hepiniz allaha emanet olunuz İsim: nuray dilber karahan E-mail: nuraydilberkarahanhotmail.com Zaman: 25.02.2010, 11:44 (UTC) Mesaj: selam herkeze kandiliniz mübarek olsun. İsim: Ufuk KORKMAZ Zaman: 25.02.2010, 06:50 (UTC) Mesaj: Günaydın, Mevlid Kandilini'zi tebrik ediyor;Kainatın yaratılmasına sebep,yüce peygamberimiz Hz.Muhammed'in şefaatine nail olmamızı niyaz ediyorum.Allah bu mübarek gecenin ve peygamberinin hatrına hakkımızda herşeyin hayırlısını versin.Tüm insanlığa hayırlar,barış,huzur,mutluluk getirir inşaallah. Selam ve dua ile.Allah'a emanet olunuz. İsim: @dmn Zaman: 25.02.2010, 06:27 (UTC) Mesaj: MEVLİD KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN Kâinatın Efendisini dünyaya getiren bahtiyar annenin henüz dünyaya gelmeden görüp gördükleri çok manalıydı.. Peygamber Efendimize hamileyken rüyasında, "Sen, insanların en hayırlısına ve bu ümmetin efendisine hamile oldun. Onu dünyaya getirdiğin zaman 'Her hasetçinin şerrinden koruması için bir ve tek olana sığınırım' de, sonra ona Ahmed yahut Muhammed ismini ver." Yine kendisinden çıkan bir nurun aydınlığında bütün doğuyu ve batiyi, Şam ve Busra saray ve çarşılarını, hattâ Busra'daki develerin uzanan boyunlarını gördüğünü Abdülmüttalib'e anlatmıştı.(3) Aynı gece Hz. Âmine'nin yanında bulunan Osman ibn Âs'ın annesinin gördükleri de şöyle: "O gece evin içi nurla doldu, yıldızların sanki üzerimize dökülecekmiş gibi sarktıklarını gördük." Evet bu ulvî anı dile getiren Mevlid'in yazarı Süleyman Çelebi bütün bu hakikatleri şu beytiyle şiirleştirmiştir: "Hem Muhammed gelmesi oldu yakin Çok alâmetler belürdi gelmedin" Rabiülevvel ayının 12. Pazartesi gecesi, yapılan hesaplamalara göre, Miladi takvime göre 20 Nisan'a denk gelen gece idi. Dünyayı şereflendiren iki Cihan Serverinin üzerini o günün bir âdeti olarak bir çanakla kapattılar. Araplara göre o zaman, gece doğan çocuğun üzerine bir çanak koymak ve gündüz olmadan ona bakmamak âdetti. Fakat bir de baktılar ki. Peygamber Efendimizin üzerine konulan çanak yarılarak ikiye ayrılmış, Efendimiz gözlerini gökyüzüne dikmiş, başparmağını emiyordu.(5) Evet, bu işaret her türlü küfrün, zulmün, şirkin ve her türlü bâtıl inanç ve âdetlerin parçalanıp yok olması, imanın, nurun ve hidâyetin kâinatı aydınlatması için gönderilmiş bir Peygamber idi. Aynı gece Kabe'de tapılmakta olan cansız putların çoğunun başaşağı devrildiği görüldü. Aynı gece Kisra sarayının beşik gibi sallanıp on dört balkonunun parçalanıp yerlere düştüğü öğrenildi. Sava'da mukaddes tanınan gölün suyunun çekilip gittiği görüldü. Bin senedir yakılan ve söndürülmeyen mecusi ateşinin sönüverdiği müşahede edildi. Bütün bunlar işaret ve alamettir ki, yeni dünyaya gelen zat ateşe tapmayı, puta tapmayı kaldırıp, Fars saltanatını parçalayarak Allah'ın izni olmadan kutsal tanınan şeylerin kutsallığını ortadan kaldıracaktır.(6) İşte bu geceye Veladet-i Nebi gecesi diyor ve onun bütün kalbimizle, ruhumuzla her sene yeniden yâd edip kutluyoruz. Bütün kâinatla bu geceyi karşılayarak onun âleme teşrifine kıyam ediyoruz. Getirdiği ebedi nura, açtığı saadet caddesine ve sünnet-i seniyyesine yeniden sımsıkı sarılmak ve Mevlid Kandilini vesile ederek ona yeniden biatimizi, bağlılığımızı tazelemek ne yüce bir şeref ve ne büyük bir saadettir. Yüce Rabbim bizleri sevgili Resulünün şefaatine nail eylesin. İsim: muratonkan E-mail: muratonkan1hotmail.com Zaman: 24.02.2010, 16:42 (UTC) Mesaj: Tüm köy halkımızın mübarek mevlüt kandili mübarek olsun.